2 Ocak 2017 Pazartesi

AB uzmanlarının Türk uzmanlara verdiği eğitimde ise, Yılda iki defa Varroa kontrolü yapılmaktadır.

🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️🕵️🕵️🕵️🕵️TEMMUZ
Birinci kontrol Temmuzda, 

🤔. < 5 Varroa / gün. koloni için tehlike yok 

🤔. 5 – 10 Varroa / gün koloni için tehlikeli düzeye varabilir 

🤔. > 10 Varroa / gün koloni sönebilir.

🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️ EKİM-KASIM
İkinci kontrol Sonbaharda (Ekim – Kasım) > 1 Varroa / gün İlaç uygulanmalıdır. 
Doğal yolla günlük dökülen 1 varroa varsa kolonide 500 varroa vardır. 

🤔. Mart - Ağustos  günlük 1 varroa dökülüyorsa 100-200 varroa mevcuttur. 

🤔. Eylül – Ekim günlük 1 varroa dökülüyorsa 200 varroa mevcuttur. 

🤔. Kasım - Aralık günlük 1 varroa dökülüyorsa 500 varroa mevcuttur. 

Doğal yolla ölen varroa sayısı 1’den fazla ise ilaç önerilmelidir. 
Varroa’nın varlığının kolonideki derecelendirilmesi yapılacak mücadelede arılara yol göstermesi açısından önemlidir. Varroa mücadelesi ihmal edilmeden her ilkbahar ve sonbaharda yapılmalıdır. 

🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️🤷‍♀️

İngiltere’de ise kolonideki Varroa varlığı ve izlenmesi gerekenler aşağıda verilmiştir. Ortalama günlük doğal Varroa ölümü aşağıdaki gibi ise;

🤔 günlük Ocak - Mart < 2 etkisiz, 2 - 7 gelecek için kontrol planlanmalı, 7 > dikkatli kontrol yapılmalı 

🤔 günlük Nisan - Haziran < 1 etkisiz 1 - 7 hafif kontrol 7 > şiddetl risk var 

🤔 günlük Temmuz - Ağustos < 2 etkisiz 2 - 8 hafif kontrol 8 > şiddetl risk var 

🤔 günlük Eylül - Aralık < 6 etkisiz 6 - 8 hafif kontrol 8 > şiddetli risk var 

✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅✅


Kaynakhttp://vetkontrol.tarim.gov.tr/samsun/Belgeler/Makaleler/ARI%20HASTALIKLARI.pdf

5 Aralık 2016 Pazartesi

15 ağustosta kolonilerin sıkı bir şekilde formik asitle  Varroa mücadelesi yapıldı pudra şekeriyle sayımlarda oranın % 1 lere düşürüldüğü tesbit edildi... 10 cerceve arıda % 1 lik bir Varroa miktarını varın siz hesap edin...







AALSTER KOVANINDAN 14 ekim tarihli bir kare...




MELEZ KOVANINDAN 14 ekim tarihli bir kare...
                                              






Ağustos'ta 10 çerçeveye sıkıştırılmış bir koloni ve 6-7 çerceve acık kapalı  yavrusu var... diyelim ki kolonide 100 tane Varroa var... bu varroalar yavruyla birlikte üremeye devam edecekler,  

Koloni Kasım sonunda tekrar 1500 varroa seviyesine cıkacak ve kışın ilk soğuklarıyla bu varroaların başına tekrardan çökmek gerek... 

Bunuda ilk donlardan 21-25 gün sonra %3.5 luk oksalik asit damlatmasıyla kovanda yavru yokken  arılar salkımda oldugunda 1-5 derece arasında  her arılı cerceve arasına 5ml şırıngayla damlatarak yapılıyor...

Oksalik asitin birde süblimleşme yöntemi var , arıcı saglıgı acısından uygun görülmüyor tedbirsizlik sonucunda kendimize zarar verme riskimiz yüksek...



4 ARALIK 2016 SICAKLIK 4 DERECE AALSTER KOVANI küçük bir VİDEO...





   👍👍👍👍 ARALIK BAŞINDA UYGULAMA SONUÇLARI...



Aalster kovanından 350 taneden fazla VARROA DÖKÜLDÜ...


Melez kovanından 1400 taneden fazla VARROA DÖKÜLDÜ...



20 Kasım 2016 Pazar




Kuluçka alanındaki kararmış petekli balları yendiğimizde bu posaları ve ilaç kalıntılarınıda yiyoruz...


Ana arıyı nereden almalıyım?

Beyler, acemi arkadaşlarım sürekli soruyor, nereden ana alabilirim yada kimden koloni satın almalıyım...

Kim sattığı anaya saglık raporu alabilir yada  arılığındaki üretim materyallerinin; anaarı kolonisi, üretim kolonileri, erkek arı kolonileri ve üretim alet ve ekipmanlarının saglıklı oldugunu ispat edebiliyorsa ondan...

Hobici kardeşim buna delili olan varsa gidip alalım yoksa yıllardır baktığın saglıklı kovanlar  en iyi arılardır...

Sadece güvenle bu işler yürümüyor... ben güveneceksem oda belgelemek zorunda...

En büyük risk hastalıklar, virüsler, nösemalar, yavru çürüklüğü birde kireç hastalığı rast gele alınan analar ayrılığınıza bu hastalıkları getirme olasılığını yükseltir... 



Bazen zor frenlersin bazende basarsın gaza iyi hesap doğru yatırım gerektirir...



Niçin Avrupa’daki kovanlar iyi gelişiyor...



Nedenlerden bir tanesi kaliteli ana üretimi...

Sayın arı dostları Arıları her ne kadar bizlerin kontrolünde gibide olsa aslında evcilleştiremediğimiz ama ürünlerinden faydalandığımız yabani hayvanlar kategorisindedir.

Doğadan her ne alırsak alalım aldığımızın karşılığında yerine daha iyisini koymakla yükümlüyüz, dedelerimizin bize bıraktığını torunlarımıza daha iyi bir şekilde bırakmak da bizlerin yükümlülüğündedir....






Arılarımız geçmişten günümüze kısıtlı şartlarda gelişimi, yanlış uygulama ve seçimlerle hem de doğadaki polinasyon ihtiyacının artması ve arı ürünleri olarak bizlere yetmemeye başlamıştır, daha çok arı nüfusuna ihtiyaç duymaya başlamamızla birlikte arı hastalıkları ve yanlış uygulamalar sonucu daha az yumurta atan ve az bir nüfusla oğul atımına alışmış arılarımız çoğalmaya başlamış, buda bize verim kaybı ve arı ölümleri beraberinde maddi kayıplara sebep olmuştur..

Biz arıcılar olarak en iyiyi üretmek ve daha iyi ve kaliteli ürünler elde etmekle birlikte gelir kapımız olan arılarımızın sağlığı ve bu ürünleri tüketen değerli müşterilerimizin sağlığını da korumalıyız,
Hastalık ve zararlılarla mücadele ederken organik menşeli ilaç ve ürünleri kullanarak korunma yollarına başvurmalıyız, hastalıklardan önce kovandaki bireylerin sağlıklı ve dinç kalmaları için caba harcamalıyız...



Kovanı yöneten her ne kadar ana arı gibi gözükse de bir çok işi işçi arılar yapar sağlıklı bir ana yumurtlamak ve koloniyi feromonuyla kontrol altında tutmakla yükümlüdür, iyi bir ana demek hastalıklara dayanıklı güçlü işçiler üreten, ogul atmayan ve yumurta kapasitesi en yüksek olan anadır,


Bu bağlamda anayı üretirken ve çiftleştirirken dikkat etmemiz gereken konular vardır.

Ana üreteceğimiz koloni; hastalıklardan ari olmalı, dayanıklı olmalı, ülkemiz şartlarına adepte olmuş bir ırk olmalı, ogul atmayan bir hat olmalı, saldırgan olmayan bir koloni olmalı, bal toplama kapasitesi yüksek olmalı, ana arının günlük yumurta atma oranı yüksek olmalıdır.

Çiftleştirmede kullanacağımız erkeklerin olduğu koloni ve erkeklerin anasının geldiği kolonide bu değerlere sahip olmalıdır. Bu ve benzeri özellikleri barındıran bir koloniden yumurta ve larva alarak ürettiğimiz analar daha iyi sonuçlar verecektir.

Ana arı üretmenin de birçok farklı yöntemi olmakla birlikte ana temel unsur en geç yaştaki larvaya verilen en yüksek düzeydeki arı sütü miktarıdır. 

Bu da kaliteyi etkiler; SÜT=YUMURTA

Avrupa’daki ana arı üreticileri sadece tek tip arı ırkıyla çalışıyor. Profesyonel arıcılık yapanlar ya ana arı üretir ya da arı ürünleri üretiyor. Kısaca Lüksemburglu bir ana arı üreticisinin uygulamasından bahsetmekte fayda var.

Bu kişi larvaları başlatıcıya vereceği günden 13 gün öncesinden 4 farklı kovandan aldığı çıkanlı (çıkmaya yakın kapalı yavrulu) petekleri bir kovanda biriktiriyor. Bu kovan (dadant) başlangıçta arılı şekilde bir kuluç- kalık ve iki ballıktan oluşuyor. 

Kuluçkalığın üstüne ana ızgarasını koyup, ballığa ilk gün birer tane 4 ayrı kovandan çıkanlı çerçeve alıp başlatıcıya veriyor. 3. gün bir tur daha 4 tane cıkanlı topluyor. 5. gün bir tur daha 4 tane cıkanlı topluyor. Ortalama toplamda başlatıcı kovanında olan cıkanlı arılarla birlikte başlatıcıda 20 çerçeve cıkanlı arı oluyor. 8 gün daha bekleyip başlatıcıyı tek kuluçkalığa doldurup ana arıyı kovandan günlük yumurtalı ve lar- valı bütün çerçevelerle alıp 35-40 tane larva transfer edip başlatıcıya veriyor.

 Tıka basa dolu bir kolonide ana ürettiği için bu ana arıların yumurta atma kapasitesi çok yüksek ve genlerinden gelen üstün özelliklerden dolayı çok farklı yüksek verimli sonuçlar elde etmiş oluyorlar... 
Sürekli arı ırkları değiştirerek bir başarıya ulaşamayacağımız apaçık ortada, biz arıcılara düşen görev elimizdeki iyi olan kovanlardan usullüne göre ana ve erkek arılar üreterek arılarımızı ıslah etmektir. 




19 Kasım 2016 Cumartesi

BİR DOST HEDİYESİ
DOSTA KARDEŞ OLMAK VARSA
BUDA GÜZEL BUDA GÜZEL